Denizlili 22 yaşındaki gıda mühendisi öğrencisi genç, 2017 yılında Gümüşhane’de yapımı devam eden hastane inşaatının yapıldığı alanda, yamaçtan düşen bir kaya nedeniyle hayatını kaybetmişti. Hastane inşaattın yüklenici firma, “Milletin A… koyacağız” diyen Mehmet Cengiz’in firması Cengiz inşaat. 4 yıl geçmesine rağmen bir sonuç alınamazken aile “Adalet istiyoruz” dediler. İşte tetaylar…
2017 yılında Gümüşhane Devlet Hastanesi inşaatı sırasında yamaçtan yuvarlanan dev kaya parçası 200 metre aşağıda öğrenci yurduna giden gıda mühendisliği öğrencisi Abdullah Atakan Öztürkmenoğlu’nun ölümüne neden oldu. Mahkeme dördüncü yılına girilen davada kusur tespiti yapamadı. Avukat Müjdat İlhan inşaatı yürüten Cengiz İnşaat firmasının neden oldukları ölümün ardından aileye bir baş sağlığı bile dilemediğini söyledi, “İşkencedere’de yaptıklarını görüyorsunuz. Bunların ne doğaya ne insana saygısı var” dedi. Oğullarının mezarı başında dua eden anne ve babası “Adalet istiyoruz” diye konuştu.
Olay 13 Haziran 2017 günü Gümüşhane’de meydana geldi. İki arkadaşı ile birlikte okuldan çıkan 22 yaşındaki Abdullah Atakan Öztürkmenoğlu Ahmet Ziyaüddin Gümüşhanevi Erkek Öğrenci Yurdu’na doğru yola çıktı. Bağlarbaşı Mahallesi, Şahbenderler mevkiinde yamaçtan düşen bir metrelik kaya parçası Gıda Mühendisliği bölümü üçüncü sınıf öğrencisi Öztürkmenoğlu’nun ölümüne neden oldu. Kaya parçasının yaklaşık 200 metre yukarıdan düştüğü belirlendi. Gümüşhane Devlet Hastanesi’nin yapımını üstlenen Cengiz İnşaat firmasına ait iş makinelerinin kayanın düşmesine neden oldukları ileri sürüldü. Bölgedeki yurt görevlilerinin, Gümüşhane Üniversitesi öğrenci konseyinin ve bazı sivil toplum kuruluşlarının inşaat çalışmasının ve yolun güvenli olmadığına yönelik şikâyetlerde bulundukları ortaya çıktı.
BİLİRKİŞİ RAPORUNA İTİRAZ EDİLDİ
Gümüşhane Valiliği olayla ilgili 5 kişi hakkında soruşturma başlatıldığını duyurduysa da Gümüşhane Asliye Ceza Mahkemesinde görülen davada dört şüpheli taksirle adam öldürmek suçuyla yargılandı. İnşaat Mühendisi Hamdi Tarık Eyüboğlu, İnşaat Teknikeri Murat Durmuş, İş Güvenliği Uzmanı İlter Özgür ve kepçe operatörü Beytullah Şayık mahkemedeki ifadelerinde kaldırım çalışması yaptıklarını, çalışmanın olduğu alandan taş kaçırmadıklarını ve düşen kaya parçalarının ise farklı bir bölgeden doğal nedenlerle düştüğünü belirtti. Fakat olayla ilgili bilirkişi raporunda yamaçtan düşen kaya parçalarının yapılan inşaat çalışmaları nedeniyle yamaçtan düştüğüne işaret edildi. Daha sonra Cengiz İnşaat’ın avukatları bilirkişi raporuna itiraz ederek ikinci bir bilirkişi raporu istedi.
“TAŞI İŞ MAKİNESİ DÜŞÜRDÜ”
Savcılık ise iddianamesinde bilirkişi raporuna atıfta bulunarak yüklenici Cengiz İnşaat’ın asli kusurlu olduğunu işaret etti. Sanıklar Eyüpoğlu, Durmuş, Özgür ve Şayık’ın birinci derecede kusurlu olduğu belirtildi, sorumluluklarını yerine getirmedikleri ifade edilerek cezalandırılmaları istendi. İnşaat mühendisi ve iş güvenliği uzmanları gerekli tedbirleri almamakla suçlandı. İnşaat teknikerinin olay sırasında görev yerinde olmadığı, çalışmayı gözetleyip tedbir almadığı ifade edildi. İş makinesi operatörü ise gereken dikkat ve özeni göstermemekle suçlandı. Savcılık çalışma sırasında kamyon şoförü Muhammer Birinci’nin yol ortasına döktüğü molozların Beytullah Şayık’ın kullandığı iş makinesi ile sürüklenirken kaya parçalarının bir kısmının yamaçtan aşağı yuvarlanarak ölüme neden olduğunu iddia etti.
“NE DOĞAYA NE DE İNSANA SAYGI YOK”
Öztürkmenoğlu ailesinin avukatı Denizli Barosu Başkanı Başkanı Müjdat İlhan ise konuyla ilgili yaptığı değerlendirmede olayda Cengiz İnşaat firmasının asli kusurlu olduğunu belirterek, “Cengiz İnşaatın İşkencedere Vadisi’nde yapmak istediği taş ocağına ilişkin gelişmeleri yakından takip ediyorum. Bu firma daha önce defalarca yine çevre katliamları ile gündeme geldi. Bunların doğaya da insana da saygıları yok. Gencecik bir çocuğun ölümüne neden oldular üzerinden neredeyse 4 yıl geçmesine rağmen ailesine bir başsağlığı bile dilemediler. Bu davanın sonuna kadar takipçisi olacağız. Davanın bu kadar uzun sürmesini de anlamsız buluyorum. Üç yıldır bir kusur tespiti bile yapılamadı” ifadelerini kullandı.
ADALET İSTİYORUZ
Ölen Abdullah Atakan Öztürkmenoğlu’nun anne ve babası ise adalet istediklerini söyledi. Denizli’nin Honaz ilçesine bağlı Kaklık beldesinde yevmiye ile çalışarak geçimini sağlayan aile dört yıldır sonuçlanmayan duruşmalardan şikayet etti. Baba Ahmet Öztürkmenoğlu inşaat çalışmaları sırasında firmanın önlem almadığını belirterek, “Olayın olduğu zaman önlem yoktu. Duyduğumuz kadarıyla yurt müdürü de dilekçe ile bu tehlikeye dikkat çekmek istemiş. Yine de tedbir alınmamış. Adalet istiyoruz. Mahkemelerin bu kadar uzun sürmesini de anlayamıyoruz. Tutuklu tek bir kişi bile yok. Ben oğlumu kaybettim” diye konuştu. Abdullah Atakan’ın abisi Harun Öztürkmenoğlu ise, “Taşın hafriyattan düşmediğini ileri sürüyorlar. Yamaçtan düşmüş dahi olsa oradaki inşaat faaliyeti nedeniyle yamaçta dengesizlik oluşmaması imkansız. Çünkü tedbir almadan çalışma yapılmış” ifadelerini kullandı.
BAĞŞSAĞLIĞI BİLE DİLEMEDİLER
Olay sonrası Cengiz İnşaat’tan tek bir kişinin bile kendilerine baş sağlığı dilemediğini söyleyen anne Berrin Öztürkmenoğlu, “Oğlumun ölümünden bu yana 4 yıl geçti. Bir kişi bile arayıp başsağlığı dilemedi. Bunlar nasıl insanlar vicdanları yok mu?” diye konuştu.
Baba Ahmet Öztürkmenoğlu Gümüşhani valiliği özel kaleminden arandığını şirket yetkililerinin görüşmek istediğinin söylendiğini ifade ederek, “Gelsinler dedim. Bizim gözümüz gittikten sonra ne kıymeti kaldı. 4 yıl oldu ne gelen var ne giden” ifadelerini kullandı.
Berrin ve Ahmet Öztürkmen çifti, “4 yıl geçti hüküm giyen yok. Adli kontrol şartı ile serbest bırakılmışlardı şimdi adli kontrol şartı da ortadan kalktı. Biz cenazeyi alana kadar olay yerindeki petrol istasyonu ile hastanenin kamera kayıtları yok edilmiş. Mevcut kamera kaydı oradaki bir gazinin evinden alınmış. Sonra kayıtları verdi diye o gaziyi de düşman bellemişler diye duyduk” ifadelerini kullandı.